top of page

Teşekkürler!

SARIDJE

  • May 4

 Konfor alanımızı güçlendirecek ürünler üretmek için, konfor alanımız hiç olmadığı kadar geniş. Artık ihtiyaçlar fazlasıyla karşılanıyor. 90’lar, bir Levi’s tişörtün 5 yıl giyildiği yıllardı. Şimdiyse belki bir sezon dayanıyor. Ve hayır, boomer’ların iddia ettiği gibi bunun nedeni bugünkü ürünlerin "dandik", eskilerin ise "çok kaliteli" olması değil.


“Konforu nasıl tatmin ederiz?” sorusu lüks bir sorudur. Bu soru, toplumsal bir zenginlik ve bolluk ortamı gerektirir. Bir sonraki adım ise şu soruyla gelir: “Fazlalıklardan nasıl kurtuluruz?” Dumbphone akımı tam da bu sorunun ürünüdür. Ve elbette, bu da mental konfor sağlamak üzere tasarlanmıştır.


Konfor artık temel bir ihtiyaç. Aynı zamanda bir ürün konsepti. Ürünü burada doğru konumlandırmak, gerçekten kritik bir meseledir.


Hayırlı haftalar.

Bir problemi çözeceksek, kendimizi hafife alıp problemi ciddiye almamız gerekir.Eğer olası bir problem icat edeceksek (örneğin, “Maslak’ta göçük olursa ne olur?” ya da “Şirket finansal strese girerse ne yaparız?” gibi), bu kez kendimizi ciddiye alıp problemi hafife almamız elzemdir.


İlk durumda zaman, katlanan bir maliyetle gelir; ciddiyetsizlik ölümcül olabilir.İkinci durumda ise strateji ve öngörü devreye girer. Bu durumda da sürecin güçlü bir ego ile yönetilmesi gerekir.


Uzatmadan: İhtiyat ve özgüven, doğru dozda harika sonuçlar aldırır.

  • May 2

Bugün İspanya’da bir ailenin, Covid-19 korkusuyla çocuklarını 4 yıldır karantinada tuttukları ve polis operasyonuyla çocukların kurtarıldığını anlatan bir haber okudum.


İnsanın aşırılığı sınır tanımıyor. Bu, her yönde çalışan bir mekanizma: İyi ya da kötü.


Aşırılık, tıpkı hayatta kalma içgüdüsü kadar köklü. Maalesef etrafımız, birçok türden fanatikle çevrili.


Dostlar, fanatik ister idealist ister pragmatik olsun, yönettiği sistemler çöker.


Ne kadar acı ki, bu ülkenin fanatikler tarafından kemirildiğini aynelyakîn tecrübe ediyoruz.

bottom of page