- Mar 20
Bugün Zara Home’a girmek zorunda kaldım. Güzel bir konsept, lafım yok. Tasarımın göze lezzetli gelen her türünü severiz. Ancak Zara Home, tüm büyük gösteriye rağmen, diğer muadilleri gibi sadece bir "ihtiyacımız olmayan ürünler" dükkânıdır.
Bu tanımlamanın motivasyonu “Aaa, gereksiz işler bunlar, kapat Zara” demek değil. Zaten kapitalizmin bize ihtiyaçolarak dayattığı sektörlerin kemiksiz %90’ı gereksizdir. Ancak bunun farkında olmak, Pazarlama açısından çok kritiktir. Çünkü ihtiyaç olmayan her ürünün alıcısını belirleyen en büyük faktör, ekstra paradır. Kimse Zara Home’dan o berjeri almak için böbreğini satmaz.
Bu ekstra paraya sahip olanlar ise her ekonomide ayda, sezonda veya yılda yer değiştirir. Azalır veya artar. Eğer kendinizi bir Kodak illüzyonuna kaptırır ve aslında ne sattığınızı unutursanız, pazarlamanız köstek olur, çöker ve çöktürür.
Bugün Zara Home’da bunu gördüm.
Bu bir içgörü, yanılıyor olabilirim.
Ama haklı olduğumdan emin olduğum bir şey var: Ne sattığını bil.